Telaşlı ve yorucu bir günün üzerine şöyle
yumuşak esvaplarımı üzerime geçirip yatağa yüz üstü kapaklanmak, uykusuz başımı
yastığa gömer gömmez tahrik ve tatmin edici bir zihin sükûneti içinde kediler misali mırıl mırıl uykuya dalmayı hayatım boyunca başaramadım. Gözlerini kapar
kapamaz uyuyabilen insanlara hakikaten hayranlık duyuyorum. Bazı geceler iki
saati bulabilen debelenmelerin ardından zihindeki bir anlık boşluktan istifade
edip uykuya dalabilirsem ne âlâ. Dün geceki mücadelem yine bu minvaldeydi. İnatçı
zihnim bir türlü uykuya dalmama müsaade etmiyordu. Yenildim. Kalktım merhum
Menderes'in Yassıada’da yargılanışını seyrettim. Gece gece Türk siyasi
tarihinde ahkam keserek dolaşıyordum. Büsbütün kaçtı uykum. Doğruldum, rafa
uzandım; birkaç kitap sayfası karıştırdıysam da diş geçiremeyeceğimi fark
edince onu da kenara bıraktım. Eni sonu tütün kesesiyle göz göze geldik.
Kalktım şümullü bir tütün sardım kendime. Fakat uyku hala ufukta gözükmüyordu.
En iyisi mi mutad işlere devam edeyim, belli ki bugün uykudan yana hayır yok,
diye geçirdim içimden çaresiz. Sandalyeye iliştim. 10 saat uyumuş da uyanmış
gibi kendimi dinç hissediyordum. Başladım işlerin halline. Bir süre sonra duvar
saatinin sesi gitgide boğuklaşmaya başlamış, karın boşluğumda bir uyuşukluk baş
göstermiş, göz kapaklarım düşmüştü. Silsile halinde tüm bilincini uyku sarmıştı
şimdi de. Sunturlu bir küfür savurmak geldi içimden. Her ne olursa olsun bir
şeyden yorulup da vazgeçtiğin an hiçbir çaba göstermeden burnunun dibinde
bitiyor olması insanın sinirine dokunuyor hakikaten. Bu sefer de ben direnmeye
başladım. Netice-i kelam uyumadım ve nefsimin büyük canavarına karşı açtığım
savaşı kazandım. Bu elbette bir Pirus Zaferi. Olsun zafer zaferdir, kalan
sağlar muzaffer.
Herkese iyi uykular.
Herkese iyi uykular.
Yorumlar
Yorum Gönder