Ana içeriğe atla

SANAT EVVEL, MUHABBET AHİR - fazlı bayram


Şahsiyetsiz adamdan sanatçı olmaz. Kişilerin bildiği doğruluk parametreleri farklı farklı olabilir ama doğru her zaman kendi parametrelerini kullanır. Yani doğrunun kendisi mutlaktır; insanlar yorumlarken kendi müktesebatlarına göre değişik yorumlayabilirler. Sanatçı ise doğruya yanlışa bakmadan hayatı, eşyayı, manayı, fikri ve hakikati sanatı ile yorumlar. Eğer şahsiyet sahibi değilse eserini tamamlamakta bir şey daima eksik kalır. Şahsiyet sahibi sanatçı ise doğrunun parametrelerinin kendine yansıyan tarafını yorumlama erdemini edinmişse eseri bin yıl yaşar, tabi müessiri olarak kendisi de…
Sanatçının egosu sanatını geçemez. Bu, gerçek sanatçılar için. Sanatını egosuyla besleyenler ya da egosuna sanatını basamak edenler tez unutulur. Sanatçı egosunu bırakıp da sanatını kainattan beslerse eğer, ya da kainatı ayna yapıp egosunu görürse… Çünkü kainattaki hiçbir varlık insan kadar aciz değil.  Kürkü yok, pençesi yok, savunma sistemi yok, doğar doğmaz yürüyemiyor bile. Ve yazılımında kimseden görmeden hayatta kalabilme, yaşayabilme bilgisi, yeteneği, özelliği yok. Bak ve gör kim olduğunu egona da göster ey sanat yolunu seçen er kişi. Talip olduğun şey gerçek sanatçıya sanatını beğendirmekse hem kendi, hem onun sanatını, yolun doğru. Kendini beğendirmekse maksadın, seni senden başka kimse beğenmez. Sen de kendini beğendiğin için herkes seni beğeniyor sanırsın. Seni beğenirlerse, bu, sanatın bir halt etmez demektir. Sanatını beğenirlerse bu, seni kıskanmak demektir (yorum müstesna). Kıskanılmak da beğenilmek de kötü. Beğenilince sen de kendini ve sanatını beğenir bir adım büyümezsin. Kıskanılırsan sen de kıskanırsın daha iyiyi, esere vaktin kalmaz. Seni kıskananlara laf yetiştirmeye azalırsın. Sanat aslında benim için insanın kendini görme biçimlerinden biri. Kim olduğunu görür sanatçı sanatında, kim’liğini görür, kim’liğini arar, kimliğini bulur. Sanatçı somutu soyutlar ya da soyutu somutlar sanatında. Bunu yapabilme yeteneğini keşfeder, dener, görür ve bilir; bilme bilincine ulaşır. Bilmek, sanatın en yüksek soyutudur. Ressam bilirse resim, şair bilirse şiir olur artar. Egosuyla sanatı arasında savrulup duranlar unutulur gider. Kainat karşısındaki insan, bilmek ile ne kadar büyük olduğunu bilecektir. Bilmek aynı zamanda kabul etmektir, kâle almaktır aynı zamanda. Büyüklüğünün sınırının uçsuz bucaksızlığını yani haddini görecektir sanatçı. Haddini bilmek ise bilme soyutunun en yüksek boyutudur. Bizimki biraz farklı. Biz işin bu yönünde değiliz. Bak,
biz muhabbetten zevk alıyoruz çünkü
yoksa ne yediğimiz ne içtiğimiz var
kimseye aş ekmek de vermiyoruz
biz muhabbetten zevk alıyoruz

dostunun ayıbını gören kendi ayıbını görür
kusur görenin
kabahat duyanındır biz biraz farklı bakıyoruz
soru sormak zorunda kalmak kötü
insan emin olduğunu sormaz
seviyor mu sevmiyor mu bakmaz
sever işine bakar
emin değilse sevdiğinden
kendi sevgisine bakar
seviyorsa seviyordur
sevmiyorsa da seviyordur
bizde muhabbet başka
ne menfaate kanmak var
ne de aldanmak aşka

bizde muhabbet bakidir
ne o öyle dünyaya sarılmalar
birbirimize darılmalar
dünya ise derdin git
başında paralansın al işte orda


Yorumlar