21.yüzyılın en büyük
sorunlarından bir eğitim olsa gerek. Eğitim bilimiyle uğraşan insanlar,
topluluklar ve devletler hep eğitimin en iyi nasıl verileceğini araştırmaktalar
ve bunun üzerine müthiş bir şekilde kafa yoruyorlar. Tarihe baktığımızda da eğitim
konusunda pek çok yazar-çizerlerin bu konuda fikirlerini görürüz. Bu
fikirlerden muhtemeldir ki en önemlilerinden bir de doğuştancı yaklaşımdır.
Doğuştancı yaklaşım der ki “dünyaya gelen bir çocuğa doğumundan itibaren ne
verirseniz verin o verdiğiniz şeyler çocuğun eğitiminde bir yeri vardır.”
Eğitim konusunda söz
sahibi olan Vygotsky de bu konuda şunları söyler: “Çocuklar
okuma yazma becerilerini bir yetişkin ile aralarında oluşan sosyal iletişime ve
bu iletişimin etkinlik derecesine göre kazanmaktadırlar.” Tüm bunlara
bakıldığında bu eğitim işinde biz Türklerin müthiş bir yeteneği olduğunu
görüyoruz. Peki bu fikre nerden varıyorum? Şöyle ki bizim kadim geleneğimizde
annelerimiz bizlere daha doğumumuzdan itibaren bizleri uyutmak için, ağladığımız
vakit susturmak için bazen de severken bizlere hep ninniler, maniler
söylerlerdi. Artık büyüyüp belli bir yaşa gelindiği vakit ise mesela 5-7
yaşlarında bizlere bu sefer de Hz.Ali cenkleri anlatılırdı. Bu cenklerde
Hz.Ali'yi dünyanın her yerinde bulabilirsiniz. Birgün bir bakmışsınız Hayber’i
fethediyor başka bir gün Budapeşte'de güreşteki maharetlerini sergiliyor.
Anlatılan bu cenkler sayesinde çocuklarda müthiş bir kelime haznesi oluşmuş
oluyor. Hem de olağan üstü sanki bir masalımsı edayla anlatımından dolayı
çocukların hayal gücüne katkıda bulunuyor. Soyut düşünmesi sağlanıyor
çocukların.
Eğitimde yapılmaya çalışılan tüm bu reformları bir tarafa bırakıp bizlerin yeniden nene ve dedelerimiz gibi bilgili ve feraset sahibi insanlar yetiştirmemiz gerek. Bizlere ninni, mani söyleyen ve Hz.Ali cenkleri anlatan anne-babalar lazım. Bizim ihtiyacımız olan şey Avrupa'nın öğretmeni değil Anadolu'nun anne-babasıdır. Bu söylediklerimiz olursa anca yeniden eğitimimiz düzelir. Biçare olmuş bu derdimizin dermanı o topraklarda değil bu topraklardadır.
Yorumlar
Yorum Gönder